BM'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, üç turlu olacağını söylediği Cenevre görüşmelerinin sonunda bir anlaşma olmasa bile net bir yol haritası çizileceğine inandığını söyledi. De Mistura, Cenevre görüşmelerinin herhangi bir alternatifi olmadığına da vurgu yaptı. Cenevre'de Suriye görüşmelerinin yeni turunun bugün başlaması nedeniyle düzenlediği basın toplantısında konuşan De Mistura, "Bu, Suriye için bir hakikat anı" dedi ve görüşme planına dair şunları anlattı: "Cenevre'deki görüşmelerin üç tur biçiminde yapılmasını planlıyoruz. Bunun birincisi bugün başlıyor. İkinci tur ise 24 Mart'ta verilecek aranın ardından bir hafta ya da on gün sonra başlayacak. İkinci tur en az iki hafta sürecek. Üçüncü tur ise yine bir ara verilmesinin ardından başlayacak." ‘BUNA BİLEREK ANLAŞMA DEĞİL NET BİR YOL HARİTASI DİYORUM' De Mistura şunları da ekledi: "Bu zamana (üçüncü turun sonuna) kadar elimizde en azından net bir yol haritası olacağına inanıyorum. Buna bilerek anlaşma değil net bir yol haritası diyorum. Zira Suriye halkı bizden bunu bekliyor." Öte yandan De Mistura, Cenevre görüşmelerinin herhangi bir alternatifi olmadığına da vurgu yapıp 'bahsedilebilecek tek 'B planı’nın savaşa dönülmesi olduğu’ mesajını verdi: "Kimileri alternatifin 'B planı' olduğunu söylüyor. Benim bildiğim kadarıyla, 'B planı' ancak savaşa –daha kötü bir savaşa– geri dönüş olabilir." Bu arada TASS haber ajansına konuşan bir kaynak, De Mistura'nın Cenevre'deki Suriye hükümeti heyetiyle TSİ 12.00'de görüşeceğini aktardı. TASS'a daha önce bilgi veren kaynaklar da, De Mistura'nın bugün Suudi Arabistan destekli Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu Yüksek Müzakere Komitesi temsilcileriyle de bir araya geleceğini söylemişti. 'GÖRÜŞMELER ÇIKMAZA GİRERSE BÜYÜK GÜÇLERİN KAPISINI ÇALACAĞIZ' Bunun yanı sıra De Mistura, görüşmelerin 'çıkmaza girmesi halinde büyük güçlere çağrı yapmakta tereddüt etmeyeceğini’ de vurguladı: "Bu görüşmelerde ve sonraki turlarda (taraflarda) müzakere etme isteği görmezsek, meseleyi yeniden (süreçte) etkisi olan Rusya, ABD ve (BM) Güvenlik Konseyi'ne götüreceğiz."