"Başbakan Ahmet Davutoğlu, siyasi ve ekonomik üst düzey bir heyet başkanlığında, resmi ziyarette bulunmak üzere Tahran'a hareket etmeden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, TBMM'deki HDP'li milletvekilleriyle ilgili fezlekeler hakkında konuştu. Davutoğlu, "Gereken adımı en doğru zamanda en doğru şekilde atma konusunda hiçbir tereddüt göstermeyiz. Ümit ederim bütün siyasi partiler ve bütün milletvekilleri milletin derin vicdanıyla yabancılaşan ve dünyada hiçbir şekilde olmayacak bir tarzda teröre prim veren bir tutum içine bir daha girmezler." dedi. FEZLEKELERİN MECLİS'E GÖNDERİLMESİ RUTİN BİR İŞLEMDİR HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dahil 5 HDP'linin fezlekelerinin Başbakanlık'ta olduğu hatırlatılarak Ak Parti olarak bu konuda nasıl bir sürecin izleneceği sorulan Davutoğlu şöyle dedi: "Fezlekelerin Meclis' gönderilmesi daha önce de birçok dosya için gerçekleştirilmiş rutin bir işlemdir. Bu ilk defa olmuş, olağanüstü bir nitelik taşıyan işlem değil. Ama milleti derinden yaralayan terör olaylarının olduğu bir dönemde teröre açık destek veren, terör örgütünü kutsayan, Ankara'da 29 canımızı alan terör olayında bu olayın failinin taziyesine gidilmesi de dahil her türlü terör eylemini neredeyse meşrulaştıran bir tutumu da toplumumuzun ve bizim vicdanımızın kabul etmesi mümkün değil. Hiç kimse terörü meşru kılması dolayısıyla mazur görülemez. Böyle bir tavra da tahammül gösterilemez. "TBMM'DE BULUNMAK BİR SORUMLULUKTUR" Milletvekili olmak, Meclis'te bulunmak bir sorumluluktur. Milletvekilliği siyasi, etik ve tarihi bir sorumluluktur. Herkesin bunun farkında olması lazım." "SİLOPİ'DE BU SİYASİ ZİHNİYETİN ALANDAKİ DOKUNULMAZLIĞININ KALKTIĞINI GÖRDÜM" Başbakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben bugün Silopi'de aslında gerçek anlamda bu siyasi zihniyetin alandaki dokunulmazlığının kalktığını gördüm. Birkaç gündür Diyarbakır'a dönük yapılan provokatif çağrılara kulak asmayan bölge halkı bu siyasi zihniyete olan tutumunu açıkça ortaya koymuştur. Gereken adımı en doğru zamanda en doğru şekilde atma konusunda hiçbir tereddüt göstermeyiz. Ümit ederim bütün siyasi partiler ve bütün milletvekilleri milletin derin vicdanıyla yabancılaşan ve dünyada hiçbir şekilde olmayacak bir tarzda teröre prim veren bir tutum içine bir daha girmezler." "CHP VE MHP'NİN DE BU KONULARDA BİR TUTUM İÇİNE GİRECEĞİNDEN EMİNİM" Fezlekelerin işleme alınması noktasında diğer partilerden destek beklenip beklenmeyeceği sorulan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Biz doğru gördüğümüz hususları tek başına da sürdürürüz, ama burada olması gereken bütün partilerin bu konuda birleşmesi hatta bu milletvekillerinin kendi partileri içinde de mutlaka eleştirilmesi ve bir değerlendirmeye tabii tutulması gerektiğini düşünüyorum. Eminim birçok HDP milletvekili de tepki göstermektedirler. HDP içinde de birçok vicdan sahibi, makul milletvekili bu tutumlar karşısında bir tavır arayışı içindedirler. Bunları bir parti meselesi olarak görmemek lazım. Ben buradan HDP'ye oy vermiş vatandaşlarımıza sesleniyorum: Sizler de sesinizi yükseltin. Onlara böyle aymazca, sorumsuzca tutum içine giren milletvekillerine 'Biz sizi Ankara'ya bunun için göndermedik' diye sesinizi yükseltin. Aynı şekilde CHP ve MHP'nin de bu konularda bir tutum içine gireceğinden eminim. Hem oy veren HDP'liler hem de şu anda Meclis'te bulunan ve bu tutumu onaylamadığını düşündüğüm birçok HDP'li var. Onların da seslerini yükseltmeleri lazım. Artık HDP'nin bazı milletvekilleri bir vitrinde değerlendirilen ve öne çıkarılan isimler olma niteliğinin önüne geçmesi lazım" dedi. HDP'den milletvekili olan eski bir müftüye Ankara'daki Merasim Sokak'ta yaşanan ve 29 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan bombalı saldırı üzerinden soru soran Başbakan Davutoğlu, "Bir eski müftü HDP'den milletvekili. Dinen, ahlaken, vicdanen Ankara'daki terör olaylarına cevaz veriyor mu? Diğer terör olayları da dahil. Çıksın bir görüş beyan etsin. Akşama kadar helal rızkını temin etmek için çalışmış ve akşam sıcak yuvasında eşine, çocuklarına kavuşmak için servis otobüsüne binmiş insanlara yapılan bu terör eylemine fetva veriyor mu? Çok açık ve net bir soru soruyorum" dedi. "DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASI SİYASİ RÖVANŞ MESELESİ DEĞİL" Dokunulmazlıkların kaldırılmasının siyasi rövanş meselesi olmadığını belirten Davutoğlu, "Fezlekeler ve dokunulmazlıkların kaldırılması bir siyasi rövanş meselesi değildir. Herhangi bir şekilde bir siyasi partiyi köşeye sıkıştırmak veya onu siyasetin dışına itmek de değil bizim için. Her siyasi parti halktan aldığı destekle Türkiye'de siyaset yapma hakkına sahiptir. Mesele her şeyden önce ahlakidir, vicdanidir ve insanidir. İnsani konuda anlaşamayan siyasilerin ülkelerini ne hale getirdiklerini çevremizlerden görüyoruz. Ben hangi gerekçeyle ve kim olursa olsun terör eylemine bulaşan herkesi lanetliyorum" ifadelerini kullandı. CHP'LİLERİN ŞİMDİ ÇIKIP KAMUOYUNDA BİZ HATA YAPMIŞIZ, DİYE ÖZÜR BORÇLARI VAR İstanbul Bayrampaşa'da dün yaşanan ve 2 DHKP-C'linin etkisiz hale getirilmesiyle sonuçlanan terör eylemi üzerinden CHP'ye seslenen Davutoğlu, "Dün 2 DHKP-C mensubu saldırıda bulundu. Şimdi CHP'den de ses bekliyorum. O da DHKP-C terör örgütü. Daha önce bu isimleri başka bazı eylemlerde savunan CHP'lilerin şimdi çıkıp kamuoyunda biz hata yapmışız, diye özür borçları var. Bu eylemi lanetleme sorumlulukları var. Bütün milletvekillerine sesleniyorum. Biz dokunulmazlık meselesini siyasi bir mesele olarak her zaman savunduk. Her şey hukuk içinde olacak. Hep beraber buna sahip çıkarsak Meclis'in onurunu da koruruz. Meclis'in itibarını koruyacağız. Dokunulmazlığın siyasi kürsüyle ilgili olan kısmını savunacağız ama dokunulmazlık zırhına bürünerek sorumsuzluk içinde terör eylemlerine destek veren, teşvik edenlerin de TBMM çatısı altında yeri olmaması gerektiği konusunda bütün partilerin de mutabık olması lazım" diye konuştu. "SİLOPİLİ VATANDAŞLARIMIZLA KUCAKLAŞMA İMKANI BULDUK" Başbakan Ahmet Davutoğlu, siyasi ve ekonomik üst düzey bir heyet başkanlığında, resmi ziyarette bulunmak üzere Tahran'a hareket etmeden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Şırnak'ın Silopi İlçesi'ne gerçekleştirdiği ziyaret hakkında konuşan Başbakan Davutoğlu, "Zor süreçlerden geçerken bir halkın, bir milletin kendi içinde gösterdiği uyum, ahenk ve karşılıklı anlayış bu zor süreçlerin aşılmasının en büyük ilacıdır. Bugün Silopi'de gördüklerim milletimizin zor günlerde nasıl kenetlenebildiğinin güzel bir timsaliydi. Ziyaretim boyunca birçok kesimle temas kurma imkanı buldum. Çok uzun bir süre tek tek kendilerini çoğu zaman dinleyerek yaşlı, genç her kesimden Silopili vatandaşlarımızla kucaklaşma imkanı bulduk. Kaymakamlıkta çok kapsamlı bir brifing aldım. Bu brifingde Mardin'de açıklamış olduğum Birlik, Huzur, Demokrasi Eylem Planı'nın alanda uygulanmasıyla ilgili intibaları dinlemek yanında gerekli talimatları ve bundan sonra yapılacaklarla ilgili planlamaları da arkadaşlarla paylaştım. Bu topyekün bir seferberliktir. Kapsamlı bir şekilde yarından itibaren imar seferberliği başlıyor. Terörle mücadele zor bir süreçtir. En önemli aşaması da terörle mücadelede başarı sağladıktan sonra hayatın normalleşmesi yanında halkın ümidinin devam etmesi. "BU ÜLKEDE YAŞAYAN HERKES EŞİTTİR" Bu ülkede yaşayan 78 milyon vatandaşımız eşittir. Aynı haklara sahiptir, aynı duyguları paylaşmaktadır" ifadelerini kullandı. "TÜRKİYE İLE İRAN'IN POTANSİYELLERİ BİRBİRİNİ TAMAMLAYAN NİTELİKTE" Ziyaretine ilişkin bilgiler veren Davutoğlu, başbakan sıfatıyla İran'a ilk kez gideceğini belirterek, "Son 2 yıl içinde başbakan düzeyinde İran'a yapılan ilk ziyaret oluyor. İran, Türkiye'nin en köklü tarihi ilişkilere sahip olduğu dost ve komşu bir ülke. İran ile ilişkilerimizin son 13 yıllık iktidarlarımız döneminde ne kadar mesafe kaydettiğini herkes bilir. Türkiye ile İran arasında ekonominin birbirini tamamlayıcı nitelikte olması, İran'ın önemli bir enerji üreticisi olması, Türkiye'nin sanayileşme ve birçok alanda kat ettiği mesafenin İran açısından da birlikte değerlendirildiğinde büyük bir potansiyel ifade ettiğini her açıdan birlikte çalışmamız halinde büyük bir potansiyel taşıyan bir ülke. Türkiye ile İran'ın potansiyelleri birbirini tamamlayan niteliktedir. Bu ziyarette gerek Sayın Ruhani ile gerek Sayın Cihangiri ile yapacağım görüşmelerde Türkiye ile İran arasındaki ilişkilerin bu dönemde özellikle de İran'a yönelik ambargoların kalktığı bir dönemde bir planlama imkanı olacak" açıklamasında bulundu. "İRAN'IN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ ANLAŞMA BİZİ ÇOK MEMNUN ETMİŞTİR" İran'ın gerçekleştirdiği nükleer anlaşmaya vurgu yapan Başbakan Davutoğlu, "İran'ın gerçekleştirdiği nükleer anlaşma bizi çok memnun etmiştir. İran'ın uluslararası piyasalara entegrasyonu en fazla da Türkiye açısından yeni imkanlar sunmaktadır. Nükleer anlaşma sonrası yapılan bu ilk ziyarette odağımız ikili ilişkilerimizin en üst düzeye çıkarılması ve İran'ın uluslararası ekonomiye dönük olarak atacağı adımlarda Türkiye'nin etkin bir rol ve konum kazanmasıdır. "GÖRÜŞ AYRILIKLARI ÜLKELER ARASINDA DOĞALDIR" Başta Suriye ve Irak olmak üzere bölgesel meseleleri de istişare edeceğiz. Görüş ayrılıkları ülkeler arasında doğaldır. Doğal olmayan iletişimin olmamasıdır. Biz İran ile tarihi derinliğe sahip siyasi ve diplomatik ilişkiler bağlamında düşüncelerimizi açıkça paylaşırız" dedi.