CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündemdeki konuları değerlendiriyor...

Katıldığı televizyon programında konuşan Kılıçdaroğlu, hükümeti terör konusunda sert sözlerle eleştirirerek 'Dokunulmazlıklar da kalktı şimdi terörü bitirin' diye konuştu.

"TOMALARINIZLA, SİLAHLARINIZLA..."

Başkanlık sistemi konusunda kan dökme sözlerine açıklık getiren Kılıçdaroğlu, 'TOMA'larınızla, silahlarınızla bizi öldürerek getirebilirsiniz' açıklamasında bulundu. Partili Cumhurbaşkanlığı konusunda da müzakere etmeyeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yasalara göre hareket etmediğini söyledi. 

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları;

DOKUNULMAZLIK YASASI İÇİN AYM'YE BAŞVURU TARTIŞMASI

Daha önce dokunulmazlıklar kalkacak dedik. AKP bazı düzenlemeler getirdi. Biz buna karşın kendi görüşlerimizi aktardık. Herhangi bir CHP'li milletvekili arkadaşımıza müdahale etmiş değilim.

Müdahale ederseniz bu doğru olmaz. Mİlletvekilinin iradesine ipotek koymuş olursunuz. Oyunuzu şöyle ya da böyle kullanın diye kimseye söylemedim. Git vicdanına göre oy kullan dedik. Ama AKP milletvekilleri kimin ne oy kullandığını öğrenmek için kabinlerin önünde beklediler.

Bu konuda parti AYM'ye gidemiyor, 110 milletvekili imzası gerekiyor. İtiraz ettiğimiz konulardan birisi de bakanların, başbakanın dokunulmazlıklarının kaldırılmamasıdır. Kalkacaksa hepsinin dokunulmazlığı kalkmalı. 

Biz anayasa aykırı olduğunu biliyoruz. 110 milletvekili ile yapılacak başvurunun reddedilme olasılığı çok yüksek. Milletvekillerimiz normal mahkeme ve AİHM'e başvurma hakkına da kavuşacaklar, AYM kararının ardından. 

"YARGI SİYASİ OTORİTENİN TALİMATINA GÖRE HAREKET EDERSE..."

Burada üzerinde durduğumuz konu yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı. Yargı siyasi otoritenin talimatına göre hareket ederse büyük gölge düşürür.

TERÖRİST CENAZESİNE TAZİYE ZİYARETİ

Ben TBMM'nin Genel Kurulu'nda bütçe görüşmeleri sırasında ölen bir teröristin evine taziye ziyaretinin doğru olmadığını söyledim. TBMM üyesi olacaksınız, bütçeden alacaksınız ve askere, polise kurşun sıkan birisinin taziyesine gideceksiniz. Asla olmaz. 

Parlamentoya hukukun üstünlüğünü sağlamak için gelirsiniz. Terör örgütüne silah taşınmasını asla kabul etmeyiz. Bizim tek istediğimiz ne yapılacaksa hukuk içinde yapılsın. Hukukta çifte standart yoktur. 

Bireysel olarak AYM'ye başvurmayacağım. 

"ŞEHİT CENAZELERİNE SORUMLU BULDULAR"

AK Parti kendisine güveniyorsa, hangi vekilin dokunulmazlığının kaldırılmasını istiyorlarsa getirir bunu oylama yapılır. Bunu yapmadılar, hep yanlış sularda yüzdüler. Neden? Çünkü hergün şehit cenazesi geliyordu. Buna sorumlu buldular, anayasa. Anayasa ile dokunulmazlıkları bu yüzden kaldırdılar. 

Şimdi gelen her şehit cenazesinin hesabını AK Parti'den soracağız. 

Terör örgütlerine yardım ve yataklık yapan yönetici kadrosuna sahip AK Parti. PKK bombaları yerleştirirken siz armut mu topluyordunuz. Bu devlet, bu hükümet neredeydi. Bunları sorduğumuz için büyük rahatsızlık duyuyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar izledikleri yanlış politilalar nedeniyle başarı sağlayamazlar. 

NE OLDU DA 14 YILDA TERÖR BU KADAR GÜÇLENDİ?

Geçenlerde PKK helikopter düşürdü. PKK'nın elinde 60'a yakın bu füzelerden olduğu söyleniyor, umarız böyle bir şey yoktur. Bütün bunların sorumlusu kim? Biz miyiz? Biz hükümet değiliz. Bu işin sorumlusu bütün demokrasilerde ülkeyi yönetenlerdir. AK Parti ülkeyi tek başına 14 yıldır yönetiyor. Rahmetli Ecevit terör örgütünün liderini hapse attı. Ne oldu da terör bu kadar güçlendi 14 yılda. Bu kadar çok sayıda militan terör örgütüne katıldı.  

"DOKUNULMAZLIKLAR DA KALKTI, BİTİRİN BAKALIM ŞİMDİ TERÖRÜ"

Bütün bu hesapların, olayların altında başkanlık sistemi yatıyor. Sanki terörle mücadele ediyorlar. Terörle işbirliği yapıyorlar, mücadele etmiyorlar. Şehrin ortasında trafik kontrollerine ses çıkaramayacaksınız, vergi toplayacaklar ses çıkarmayacaksınız ondan sonra da ben terörle mücadele ediyorum diyeceksiniz. Dokunulmazlıklar da kalktı bitirin bakalım şimdi şu terörü. Bunların kesinlikle niyeti yok. Onların tek derdi var, başkanlık sistemi. 

KAN DÖKME POLEMİĞİ

Biz demokrasiyi savunan bir partiyiz. İnönü çok partili hayata geçmiş ve seçimle de iktidarı Demokrat Parti'ye devretmiş. Bugün geldiğimiz noktada biz çok partili hayata geçerken bugün çok partili hayattan tek partili hayata geçiş çabaları var. Diyorlar ki başkanlık sistemine geçeceğiz. En iyi uygulayan Amerika ve başkan en zayıf halka. Eyaletlerin kendi yasaları var. Başkanlık sistemi eyaletlerin olduğu çok parçalı bir yapıdır. Dünyanın en büyük ilk 20 ülkesinin çoğunluğu parlamenter sistem. Bir ülkenin rejimini tarihi koşullar, sosyolojik koşullar belirler. Parlamenter sistem çok iyi çalışmıyor çünkü darbe yasaları var. Bunların değişmesi lazım. Ben Davutoğlu'nun önüne de bunları koydum. Bunlar değiştiği zaman parlamenter sistem de iyi çalışır. 

"MİLLETVEKİLİ MİLLET SEÇMELİ"

Miletvekilini millet seçmeli. Ön seçimin özelliği bu. Bu hayati önemde bir olaydır. Eğer milletvekili adayını genel başkan belirliyorsa parlamentoda özgür iradesini ortaya koyamaz. Bu yanlış. Bu demokrasiyi kilitleyen ana unsurlardan biridir. Seçim yasası da aynı şekilde. Yüzde 10. Dünyanın hiçbir yerinde yok. Yüzde 1 oy alan partinin genel başkanı meclise geldin. Gelsinler düşüncelerini ifade etsinler. Bunların değişmesi lazım. Güçlü bir parlamenter sistem yapalım. 

Büyüme olmaz diyorlar, Avrupa nasıl büyüyor. Hepsi parlamenter sistem.

"BİZ SOKAKLARA ÇIKACAĞIZ, SİZ TOMALARINIZLA..."

Anayasada benim yetkilerim az diyor. Valileri, milletvekillerini belirleyeceğim, belediye başkanlarını belirleyeceğim, üst yargı atamalarını ben yapacağım diyor, buna da başkanlık sistemi diyor. Ben de dedim ki böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden kuramazsınız. Yani biz sokaklara çıkacağız, itiraz edeceğiz dedi. Siz TOMA'larınızla, polislerinizle, silahlarınızla ancak bizi öldürerek bunu geetirebilirsiniz dedik. 

Demokrasiyi savunmayacaksak neyi savunacağız? Demokrasi dedik, geldik totaliter bir yönetime. 

Obama büyükelçi dahi tayin edemiyor. Zavallı Obama dediler. Kuzey Kore modeli var. Kalkın kalıyorlar, gülün gülüyorlar. 

"KUZEY KORE'DE DİKTATÖR NASIL ALAY KONUSU OLUYORSA BİZDE DE OLACAKTIR"

Kuzey Kore'de diktatör nasıl alay konusu oluyorsa bizde de alay konusu olacaktır. Bunun olmaması lazım. 

Akademisyenler kendi düşünceleri için bildiri yayınladılar. Katılırsınız katılmazsanız ama bir insan içeriğe katılmıyorlar diye ihanet ediyorlar dedi, savcılar harekete geçti, hakimler tutukladı ve hapse atıldılar. 

Tunus Türkiye'yi örnek alıyoruz dedi. Türkiye'deki yönetimi değil ama Türkiye'yi örnek alıyoruz dedi. Türkiye'de laiklik din ve vicdan özgürlüğünün güvencesidir. 

"BİZİ YOK ETMEDEN BUNU YAPAMAZSINIZ"

Bizi yok etmeden bunu yapamazsın diyoruz. Siz gelip TOMA'larınızla silahlarınızla kan dökeceksiniz. 

PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI İÇİN CHP MÜZAKERE EDECEK Mİ?

Ben anayasaya uymuyorum, kanunlara uymuyorum ve fiili durum yarattım suç işliyorum diyor. Ben suçlu konumdan çıkarın diyor. Hırsız eve giriyor, yakalıyoruz ama kanun ile sen eve girebilirsin diyoruz. Bu noktayız biz. Fiili durum bu demektir. Fiili duruma değil de yasalara uygun davranılsaydı kendi talebini de dillendirebilirdi. Yasalara uyuyorum ama Türkiye'nin sorunları için değişikliklerin dikkate alınması gerekir derdi. Şimdi böyle denmiyor. Dayatma mantığı içinde hareket ediliyor. Yasama oranını tehdit ediyor.  Neyin müzakeresini yapacağız. 

Basın üzerinde baskın olduğunu biliyoruz. Hani hürdü ve sansür edilemezdi, bu hale getiren darbe yasaları.